Radyo Bitiyor mu Dönüşüyor mu? 13 Şubat Dünya Radyo Günü Kutlu Olsun
13 Şubat Dünya Radyo Günü’nde radyo yayıncılığı ile ilgili düşüncelerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Radyo’dan Podcaste Sesli Hikaye Anlatıcılığı videomda sesin gücünden söz etmiştim. İşte bu sesin gücü var oldukça radyo bitmez. 1900’lerin hemen başında yayına başlayan, 100 yılı aşkın bir hikaye radyo. Zaman içinde çok dönüşümler yaşadı. Ama bitmedi. Ve bence bitmeyecek de.
Günümüzde dijitalleşme ile radyo yayıncılığında farklı dönüşümler yaşanıyor. Radyolar, genel olarak dijitale adapte olabildiler. Podcast yayıncılığı alanında farklı ölçülerde yatırımlar yapıyorlar. Bu konuda hazırladığım makaleye ulaşmak için bu cümleyi tıklayabilirsiniz.
Dijitalleşme radyolara pek çok fırsatlar sunuyor. İlk aklıma gelenler şunlar:
-
Mobil stüdyo kurmak kolaylaştı.
-
Otomasyonlar sayesinde daha az sayıda personel ile yayın sürdürülebiliyor.
-
Sosyal medyada dinleyicileri ile anlık etkileşim kurabiliyorlar.
-
Sosyal medya ve web sitelerini reklam alanı olarak pazarlayabiliyorlar.
-
Yayınlarını podcast olarak yayınladıklarında 7/24 dinlenebiliyorlar.
-
Mobil uygulama üzerinde reklam gösterimi yapabiliyorlar.
Ama aynı dijitalleşme bazı tehditler de sunuyor. İlk aklıma gelenleri burada da sıralayayım.
-
Herkesin kendi dijital medyasının oluşması, radyoya dinleyici kaybı yaşatabilir.
-
Podcast, müzik, sesli kitap gibi alternatiflerin artması ve ulaşılabilir olması.
-
Dijital radyoların da dinleyici trafiğini çekerek, rekabette yerini alması.
Özetle, radyo yayıncılığı bitmeyecek bir serüven. Reklam bütçeleri azalabilir, daha sınırlı sayıda insan tarafından bu meslek yürütülebilir ama ölmez. Çünkü ne trafik biter, ne insanların ‘başka sesler duyma’ ihtiyacı. Ayrıca hızlı, güvenilir haber alma kolaylığı, eğlendirme işlevi gibi diğer işlevleri de unutmamak lazım. Bu düşüncelerle noktalayalım bu yazıyı. Dünya Radyo Günümüz Kutlu Olsun, Radyonuz da yolunuz da açık olsun.
—
Bir Yorum